TOKİ’ye kalitesiz malzeme girmeyecek!
Kalitesiz malzemenin ‘TOKİ musluğu, TOKİ suntası’ olarak tanımlanmasından sonra Toplu Konut İdaresi Başkanlığı harekete geçti.
Dar gelirlilere uygun fiyatlarla konut yaptığı bilinen Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ), artık inşaatlara kalitesiz malzemenin girişini engelleyecek.
Binalarda kullanılan ürünlerin “TOKİ musluğu ve “TOKİ suntası” gibi tanımlarla anılması, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı'nı harekete geçirdi.
TOKİ Başkanı Ergün Turan, artık dikey yerine yatay mimariye geçeceklerini belirterek, kalitenin yükselmesiyle maliyetlerin de yüzde 7-8 oranında artacağını söyledi.
TOKİ'nin Başkanı Turan eski disipline göre malzeme üretenlerle iş yapmayacaklarını belirterek müteahhitlere ve taşeronlara “Bundan sonra TOKİ'ye kalitesiz malzeme girmeyecek. Taviz vermeyeceğimiz noktalardan birisi kalite olacak. Bütün paydaşlarımız bunu bilmeli ve kendini buna göre konumlandırılmalı. TOKİ, kalitede referans olacak” mesajını verdi.
Dikey mimariden yataya geçiş
TOKİ Başkanı Turan, "Dikey mimariden yatay mimariye geçiş yapıyoruz. Çünkü bizim Anadolu'da kadim medeniyetimizde yüksek katlı binalar yok” şeklinde açıklama yaptı.
Bir kaç yıl içinde TOKİ'nin ürettiği binalar kalitesiyle anılacak diyen Turan, "Yöresel mimari konsept, kat yüksekliğindeki bina yüksekliğinde ortaya koyacağımız sınırlama ve bizim gelecekteki konutlarımızın mutlaka kaliteyle anılmasını istiyoruz. Bir referans noktası olmasını istiyoruz." ifadelerini kullandı.
Dönüşümde algı bozukluğu var
Turan, kentsel dönüşümün tarafı olan bütün paydaşların bir algı bozukluğu bulunduğunu belirterek şöyle konuştu: “Kentsel dönüşümde iki handikap var. Birisi finansman sorunu var. Bütün dünya için bu sorun var. Bu sorunu iyi bir planlamayla aşabiliriz. Ama bundan daha önemli bir sorun görüyorum. Türkiye'de kentsel dönüşüm ilk olarak bir afet karşısında can ve mal kaybına uğramamak için başladı. O zaman ona karşı milli duruş sergilemeliyiz. Bu konuda fedakarlık yapmalıyız. Ama Türkiye'de kentsel dönüşümün geldiği nokta ‘nasıl kar ederiz, nasıl para kazanırız'. 100 metrekare evi olan vatandaşımız hiç cebinden para çıkmadan 100 metrekare ev istiyor ya da bazı yerlerde işin ucu kaçmış 100 metrekare eve 200 metrekare ev istiyor. Müteahhitin bir daire verebilmesi için iki tane ev yapması gerekiyor. Bu şehirler zaten yaşanmaz noktaya gelmiş. Daha da yaşanmaz hale gelir. ‘Nasıl zenginleşirim' değil ‘nasıl fedakarlık ederiz de geleceğe yaşanabilir bir ülke bırakırız' diye düşünmeli.
Yorum Yaz