maritbet girişmaritbet
Afrika Timbuktu'daki tarihi eserler tehdit altında!

Afrika Timbuktu'daki tarihi eserler tehdit altında!

Mali, yeryüzündeki en fakir ülkelerden biri olabilir fakat Timbuktu uzun zamandır bir harikalar kenti, gözü karaların gittiği Afrika'da ilmi İslam fenerinin ev sahibi

12. yüzyıldan itibaren, 500 yıldır Timbuktu kenti Sahraaltı Afrika'da âlimler, azizler ve tüccarlar için bir merkez olmuştur.

Şehir Nijer Nehri'nin kenarında kurulmuştu ve bir zamanlar kıtanın tuz, altın, fildişi ve köle ticareti ağlarında önemli bir yeri olan işlek bir limana da sahipti. Timbuktu'nun inanılmaz güzellikte kerpiçten yapılmış binaları insanın hayal gücünü ele geçiriyor ve aynı zamanda da UNESCO dünya mirası alanı statüsüne sahip. Şimdi bu şehir yıkım ve kitlesel göç haberleriyle manşetlere taşınmış durumda. Üç mozole yıkıldı, 13 sit alanı risk altında ve bütün şehir tehlikede. Sadece mimari yapılar değil, antika yazmalar da tehdit altında. Sana, makineli tüfekler ve buldozerlerin karşısında pek savunmasız.
 
Bu Ansar Dine olarak bilinen İslamcı militanların eseri. Mağrip'teki El-Kaide ile ittifak halindeler ve şeriatla yönetilen devletle yolları ayırma çağrısında bulunuyorlar. Fakat bu vakayı "İslamcı aşırılığın" bir örneği daha olarak kategorize etmek yanlış olur. Böyle bir kültürel terörizm Müslüman dünyasında bir vakittir var ve bu dünyanın kalbi Suudi Arabistan'da başladı.
 
Suudi hanedanlığı kurulduğundan beri Vahhabilerle ilişkilidir. Vahhabizm de Arap yarımadasının merkezindeki çölde doğan Sünniliğin içinde bir akımdır. Bazıları diğer mezheplerin aksine başka Müslümanlara hoşgörüsüz yaklaşımından ötürü bu akıma Sünni adının verilmesini yanlış bulur. Şurası kesin ki Vahhabizm Sahraaltı Afrika'ya (Sahel) yabancı, yeni giriş yaptı ve aslında bu bölgenin hoşgörülü İslam tarihi çok eskilere uzanıyor. Timbuktu bazen "333 azizin" şehri olarak da biliniyor ki bu fikir Vahhabileri dehşete düşürüyor. Eğer petrol sahibi olmasalardı Vahhabilerin adını çok az kişi bilirdi. Fakat paranın sözü geçiyor ve Vahhabilerin varlığı Tottenham'dan Timbuktu'ya kadar birçok yerde hissediliyor. Suudi Arabistan'da İslam öncesi geçmişe ait birçok arkeolojik alan ve tarihî anıt yok edildi. Bu da Türkiye ile Suudi Arabistan arasında, Suriye konusundan çok önce, Mekke'de Osmanlı döneminden kalan Ecyad Kalesi'nin dinamitle patlatılmasıyla ilgili gerilim doğdu.
 
Daha da şaşırtıcı olan ise şirk ya da putperestlik sebebiyle dinî önem taşıyan birçok alanın da yok edilmesi. Hacılar için birçoğunun başa çıkamadığı bir paradoks yarattı. Peygamber'in eşi Hatice'nin ya da annesi Amine'nin Mekke'deki mezarlıktaki türbelerinde dua edememek, bunların da yıkılmış olması hacılara ağır gelebilir. Peygamber'in çocuklarının doğduğu Hatice'nin evinde de dua edemeyecekler, çünkü burada artık umumi tuvalet var. Bunun gibi başka üzücü örnekler mevcut olsa da birçok Müslüman "kutsal mekânların koruyucularına" ve onların ihraç ettiği İslam anlayışına karşı eleştiri konusunda sessizlik yemini etmiş gibiler. Birçok hacının, özellikle de hali vakti çok yerinde olmayanların, renkleri daha koyu olanların, ya da Şiilerin maruz kaldığı aşağılanmayı düşündüğümüzde Suudilerin gösterdiği bu vandallığa neden daha fazla eleştiri gelmediğini anlamak zorlaşıyor. Maalesef insanlar ümmetin bir arada durması gerektiğini düşünüyorlar. "İslam'a karşı Batı" bahanesi birilerinin işine yarıyor ve bu birileri kesinlikle sokaktaki adam değil. Suudi dinî teşkilatı hem hacca yönelik garantili talebi hem de yoğun duyguları sömürüyor. Bir yandan da sanki ümmet diye bir olgu yokmuş gibi davranıyor, bir yandan da Asya ve Afrika'daki kutsal mekânların yıkımı devam ediyor.
 
Suudi başkenti Riyad bu meselelerden kolaylıkla sıyrılıyor. Müslüman olmayan kuruluşlar Suudilerin bu kültürel vandallıklarını eleştirmeye cesaret edemiyorlar, hemen İslam düşmanı etiketinin kendilerine basılmasından korkuyorlar. Müslüman olan olmayan bizler de petrol ihtiyacımızla kısıtlanmış durumdayız.
 
Afganistan'a dönelim. Taliban 2001'de Bami-yan'daki Buda heykellerini patlattığında mesele daha netti. Taliban zaten kötü adamlar olarak biliniyordu. Buna rağmen insanlar Taliban, Vahhabiler ve Riyad'ın korku saçan elinin en kötü tarafları arasında doğrudan bir bağlantı kurmaya hâlâ hazır değil.
 
Şimdi de Timbuktu'nun yıkımına ve binlerce zaten zorda insanın yerlerinden edilmesine tanık oluyoruz. Mali anıtları sadece olağanüstü değiller aynı zamanda yaşayan, ibadet edilen camiler. İslam adına silah tutan milisler türbelerin putperestliği teşvik ettikleri için yıkılmaları gerektiğini söylüyor. Fakat bu mozoleler Afrika'nın bu parçasında derin kökleri olan bir kültürün yaşayan inançlarını temsil ediyorlar. Burada yapılan bu silah gösterileri Somali, Sudan, Ortadoğu ve Pakistan'a yapılan baskınların arkasından geliyor ve Vahhabilerin küresel çaptaki hırslarının nasıl da büyüdüğünü gösteriyor. Tohumlar sadece Londra'da değil Avrupa'nın başka yerlerinde; İspanya'da, Fransa'da, Belçika ve Hollanda'da da atılıyor. Aşırıcılık aşırıcılığı besliyor ve şiddete karşı tepkiler de çoğunlukla pek kötü oluyor.
 
Zaman

Yorum Yaz

Benzer Haberler

Emlak Konut GYO Riyad'da İyi Niyet Anlaşması imzaladı
  • 03.12.2024 15:49

Emlak Konut GYO Riyad'da İyi Niyet Anlaşması imzaladı

Emlak Konut GYO, Suudi Arabistan Ulusal Konut Şirketi ile İyi Niyet Anlaşması im ...

Barselona'da yüksek ev kiraları protesto edildi
  • 25.11.2024 15:10

Barselona'da yüksek ev kiraları protesto edildi

İspanya'nın önemli turistik kentlerinden biri olan Barselona kentinde binlerce k ...

Yozgat'ta tarihi Roma Hamamı ziyarete açıldı
  • 09.08.2024 11:19

Yozgat'ta tarihi Roma Hamamı ziyarete açıldı

Yozgat'ın Sarıkaya ilçesinde 2018'de UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne alına ...

Fransa'da trenler devre dışı kaldı
  • 26.07.2024 16:16

Fransa'da trenler devre dışı kaldı

Fransız ulusal demiryolu şirketi SNCF, ülkenin birçok yerinde tren seferlerinin ...

Karmod, Afrika'da toplu prefabrik konut projesi yapıyor
  • 10.07.2024 17:13

Karmod, Afrika'da toplu prefabrik konut projesi yapıyor

Karmod, Afrika kıtasındaki üç farklı ülkede toplu prefabrik konut projesi gerçek ...

İspanya'da oda kiraları aylık ortalama 500 avro oldu
  • 26.06.2024 16:48

İspanya'da oda kiraları aylık ortalama 500 avro oldu

İspanya'nın Madrid, Barselona, Sevilya, Valenciya, Malaga gibi büyük ve turistik ...